Yurt dışındaki Türk kültür varlıkları üzerine Türkiye merkezli arkeolojik çalışmaların önünü açan çalışmalarıyla tanınan Prof. Dr. Doğan, yeni görevi olan Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü’ndeki atamasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Prof. Dr. Doğan, "Türk arkeolojisinin arzulanan seviyeye gelmesi ve kültürel mirasımızın gelecek nesillere gereği gibi aktarılması için çıkılan bu kutlu yolculukta görev almanın gururunu yaşıyorum" dedi.
Medeniyetlerin Beşiğinden Dünyaya Açılan Pencere
Enstitünün Gaziantep’te bulunmasının stratejik önemine değinen Prof. Dr. Doğan, bu şehri “uygarlığın beşiği” ve Zeugma Antik Kenti’ne ev sahipliği yapan bir merkez olarak nitelendirdi. Enstitünün, Hitit, Lidya, Frigya gibi kadim uygarlıkların yanı sıra Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluklarının izlerini taşıyan topraklardan, dünya genelindeki tarih çalışmalarına katkı sunmaya devam edeceğini belirtti. Son dönemde yapılan Göbeklitepe gibi keşiflerin dünya tarihini yeniden yazdığını hatırlatarak, enstitü faaliyetlerinin bu açıdan büyük bir önem taşıdığını vurguladı.
Gelecek Nesillere Ulaştırılması Gereken Emanetler
Prof. Dr. Doğan, görevi kapsamında antropoloji, sanat tarihi, epigrafi ve nümismatik gibi ilgili tüm alanlarda, Türk bilim insanları ve öğrencilerinin çalışmalarına destek olacaklarını ifade etti. Özellikle Moğolistan'daki kazı tecrübesinin, Orta Asya tarihine yönelik çalışmaları genişletme heyecanını artırdığını dile getirdi. "Tarihî ve kültürel varlıklarımız sadece geçmişten bize kalan miras değil, gelecek nesillerimize ulaştırmamız gereken emanetlerdir," diyen Prof. Dr. Doğan, bu emanetlerin korunması ve turizme kazandırılmasına yönelik projelere katkı sunmaktan onur duyacağını belirtti. Göreve atanmasında emeği geçen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a ve diğer yetkililere de şükranlarını sundu.
İZMİR (UHA) - REMZİ YILDIRIM

UHA - Uni Haber Ajansı